Kahve ağaçları ilk çiçek açtıktan 6 ay sonra olgunlaşmaya başlarlar ve yaklaşık 5 yıl boyunca büyümesini sürdürür. Kahve ağaçları 100 yıl yaşarken en etkili üretimlerini 7 -20 yaşında olduklarında yaparlar. Kahve ağaçları uygun bakımla ticari olarak kazancı yüksek bir bitkidir.
Kahve ağaçları daha etkili hasat yapılması için mutlaka budanmalıdır, aksi durumda 9 metreden daha yükseğe kadar büyüyebilmektedir. Her ağaç yeşil ile kaplıdır, balmumu yaprakları birbirinin karşısında çiftler halinde büyür. Sürekli bir döngüde büyüdüğünden, tek bir ağaç üzerinde aynı anda çiçek, yeşil meyve ve olgun meyveyi görmek sıra dışı değildir.
Dünyadaki bütün ticari kahveler coffee belt olarak isimlendirilir. Kahve ılıman iklimde zengin topraklarda ve güneş isteyen bir bitkidir.
Kahve bitkisinin botanik olarak sınıflandırıldığımızda kökeni coffee olarak bilinen bir cinse mensup olup, 500 cins ve 6000 türü bulunmaktadır. Kahve cinsi ilk olarak 18. Yüzyılda İsveçli botanikçi Limneaus tarafından tanımlanmıştır. İlk olarak coffea arabica olarak tanımlanmıştır. Uzmanlar arasında halen kahve ağacının tanımlanması tartışmalıdır, çünkü çok çeşitli cins ve renklere sahiptir. Kahve sarı renkten koyu yeşil renge kadar bir çok çeşidi bulunmaktadır.
Kahvenin endüstriyel ticaretinde iki önemli türü bulunmaktadır. Bunlar Arabica ve Robusta türleridir.
Coffea arabica, ilk olarak etiyopyada keşfedildi ve ince hafif ve aromatik olarak üretildi. Çekirdekleri, Robusta’dan daha düz ve daha uzundur. İçinde kafein daha azdır. Arabica cinsi kahve en pahalı kahve türüdür ve ekvatora olan yakınlığına bağlı olarak deniz seviyesinden 610 ve 1830 metre arasında yetişir. Kahve ağaçları için en önemli şey sıcaklığın ılıman olarak sabit kalmasıdır. Şiddetli sis ve soğuk ağaçları öldürebilir.
Robusta kahvesinin yetiştiği yer merkez ve Batı Afrika kısmen Güneydoğu Asya ve Kolombiyadır. Dünyadaki tüketimin yüzde otuzuna sahiptir. Bu kahveler çekirdekleri daha yuvarlak ve küçüktür. Genellikle harmanlamada ve hazır kahvelerde kullanılır. Pişmesi daha hızlıdır. Robusta kahvesi parazitlere ve hastalılara daha dirençli olup üretim maliyeti daha ucuzdur. Bundan dolayı yetişme alanı Arabicaya göre daha geniş olup kafein miktarı daha zengindir.
Kahve Ağacının Anatomisi
Kahve meyvesi; büyüklüğü, şekli ve rengindeki benzerlikler nedeniyle “kahve kirazı” olarak da adlandırılmaktadır. İçinde ince iki çekirdek bulunur. Dış yüzeyine exocarp daha alt tabakadaki yüzeyine mesocarp denilir. Daha alt tabakada parencyhna denen ince bir tabaka bulunur. Çekirdeklerin birbirine bakan tarafı düz, dış tarafı yuvarlaktır. Her çekirdeğin içinde aynı biçimde bir tohum (kahve tanesi) vardır. Tanenin düz yüzeyinde, içi sert bir besin dokusu ile dolu olan, derin bir çizgi yer alır. Besin dokusunun dış tabakası ince bir zarla kaplıdır. Zarın dışında ise daha sert bir kabuk vardır. Eğer kahve çekirdeği daha sonra tohum olarak kullanılacaksa çekirdek kabuktan ayrılmaz.
Bazı kahve ağaçlarının meyvesinden iki yerine bir tane çekirdek çıkar. Bu çekirdek (peaberry), diğerlerine göre çok daha yuvarlak bir şekle sahiptir. Tek olarak çıkan çekirdekler, diğerlerinden ayrılarak üretim sürecinden geçirilir. Genellikle fiyatları da normal kahveye göre çok daha pahalıdır.